7 Eylül 2008 Pazar

Vampir Metaforu

Vampir metaforu bilinçli aklın kabul edilemez saydığı ve bastırmaya zorlandığı, sonuç olarak varlıklarını farkedemediği arzu ve korkuları süzer, katlanılabilir kılar. Edebi biçimlendirme, edebi sanat, bu yüzden ikili bir işleve sahiptir: hem bilinçaltına ait içeriği ifade eder, hem de onu gizler. Edebiyat, her zaman bu işlevlerin her ikisini de barındırır. Bunlardan birini çıkarmak, ya bilinçaltına ait sorunu (edebiyatta her şeyin saydam ve açık olduğunu öne sürerek) ya da edebi iletişim sorununu (edebiyatın yalnızca bazı içerikleri gizlemeye hizmet ettiğini öne sürerek) dıştalamak anlamına gelir. Bu iki işlev, edebi metaforda daima varolsalar da, aralarındaki ilişki değişebilir. Biri, diğerinden öne çıkarak, romanın bütün olarak önemi içinde hakim bir konum kazanabilir. vampir metaforu, edebi işlevlerin dengesinin nasıl değişebildiğine mükemmel bir örnektir. Sorun, şu biçimde ortaya konabilir: vampirlerin cinsiyeti -doğal olarak edebiyatta, gerçeklikte değil- nedir? Vampirlerin, meleklerin tersine, cinsiyetleri vardır. Fakat bu değişebilir. Bir grup eserde (Poe, Hoffman,Baudelaire: "seçkin" kültür) vampirler kadındır. Diğer bir grupta (Polidori, Stoker, sinema: "kitle" kültürü) erkektirler. Bu değişim, hiç de rastlansal değildir. vampirizmin kökeninde, çocuğun annesine yönelik çelişkili bir dürtüsü yatar. Bu yüzden, vampirin kadın olarak sunulması, bilinçaltına ait içeriğin göreceli olarak daha az bozulması anlamına gelir. Yaratılan edebi kişi, rahatsızlığın kaynağındaki kişiyle henüz aynı cinsiyeti korumaktadır. Edebiyatın, bilinçli aklı korumak üzere desteklediği savunma biçimleri, yine göreceli olarak esnektir: Lawrence (kendisinden önce Baudelaire'in örtülü biçimde yaptığı gibi), vampir temasından geriye, Poe'nun sapkın, erotik arzularına kolaylıkla döner. Fakat vampir erkek olduğunda, rahatsızlığın bilinçaltı kaynağı, daha üstteki bir imlenenler tabakasınca gizlenir. Bağlantı daha da incelir. Bilinçli akıl kolaylıkla huzur bulabilir; özgün korkudan geriye kalan, yalnızca bir sözcüktür, 'Drakula': o muhteşem ve açıklanamayan kadın ismi. Diğer bir deyişle, cinsiyet değişimi, bilinçli aklın korunmasına, daha doğrusu, onun daha habersiz bir konumda tutulmasına hizmet eder. Vampir, kendiliğinden belli olanları desteklemesi gereken ve kendisi bilinçaltının derinliklerine fazla dalamayan kitle kültürü tarafından, erkeğe dönüştürülmüştür. Bununla birlikte ve tam da bu nedenden ötürü, bilinçaltında kalmış olan bastırılmış içerik, dayanılmaz bir korku üretir. Sahte belirlilikler ve dehşet birbirini destekler.

KAYNAK: Franco Moretti - Mucizevi Göstergeler (Metis Yayınları, 2005)

Hiç yorum yok: